Yüce kitabımız Kur’an, Peygamberimizi (s.a.v.) insanüstü bir varlık olarak algılamanın yanlış olduğunu bizlere açıklamaktadır. Rabb’imiz (c.c.) bu konuyla ilgili bir ayette şöyle buyurmaktadır: “… Ben size Allah’ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size ben bir meleğim de demiyorum…”Yine bir diğer ayette de şöyle buyrulur: “De ki: Ben Allah’ın dilediğinden başka kendime herhangi bir fayda veya zarar verecek güce sahip değilim. Eğer ben gaybı bilseydim, elbette daha çok hayır yapmak isterdim ve bana hiçbir fenalık dokunmazdı…” Bu ayetler, Hz. Muhammed’i (s.a.v.) insanüstü özelliklere sahip biri olarak görmenin doğru olmadığını açıkça ortaya koymaktadır. Başka bir ayette ise Hz. Muhammed’in (s.a.v.) ölümlü bir varlık olduğu şöyle vurgulanmaktadır: “(Ey Muhammed!) Şüphesiz sen öleceksin ve şüphesiz onlar da ölecektir.”Sonuç olarak bizler, Hz. Muhammed’in (s.a.v.) hepimiz gibi bir insan olduğunu, doğup bü- yüdüğünü, belli bir ömür yaşadığını, eceli geldiğinde vefat ettiğini hiçbir zaman unutmayalım. Ancak onun üstün ahlaki özelliklere sahip olduğunu da bilelim. Örneğin Peygamberimiz (s.a.v.) toplumda herkesin sevgisini, saygısını, takdirini kazanmış, dürüst ve güvenilir bir insandı. Her zaman doğruyu söylerdi. Herkese karşı şefkatli ve merhametliydi. İnsanların iyiliği ve mutlulu- ğu için çalışırdı. Toplumdaki her ferdin inancına, düşüncesine saygı gösterirdi. Temiz, çalışkan ve yardımseverdi. Onu, diğer insanlardan ayıran temel özelliği, Allah’tan (c.c.) vahiy alması ve üstün ahlaki özelliklere sahip olmasıydı. Bizler de onun güzel ahlakını örnek alalım ve onun gibi davranmaya özen gösterelim.
