
Hz. Yusuf (as), Kur’an-ı Kerim’de adı geçen ve kıssası anlatılan peygamberlerden biridir. Onun kıssası, Kur’an’da Yusuf suresinde “Kıssaların En Güzeli” olarak nitelendirilerek bir bütünlük içinde verilir. Hz. Yusuf (as), Hz. Yakub’un (as) oğludur. Onun kıssası özetle şöyledir:Hz. Yakub’un (as) on iki tane oğlu vardı. Hz. Yusuf (as), son derece yetenekli, zeki ve güzel bir çocuktu. Bu nedenle babası onu çok severdi.
Hz. Yakub’un (as) bu sevgisi, diğer kardeşler arasında kıskançlığa neden oldu.Günlerden bir gün, Hz. Yusuf (as) bir rüya gördü ve babasına, “…Babacığım! Gerçekten ben (rü- yada) on bir yıldız, Güneş’i ve Ay’ı gördüm. Gördüm ki onlar bana boyun eğiyorlardı…” dedi. Babası, “…Yavrucuğum! Rüyanı kardeşlerine anlatma. Yoksa, sana tuzak kurarlar. Çünkü şeytan, insanın apaçık düşmanıdır. İşte Rabb’in seni böylece seçecek, sana (rüyada görülen) olayların yorumunu öğretecek…”dedi.Aradan günler geçti.
Hz. Yusuf’un (as) kıskanç kardeşleri bir plan hazırladılar. Kır gezisine götürmek bahanesiyle Hz. Yusuf’u (as) yanlarına aldılar. Uzak bir yerde, içinde su bulunmayan bir kuyuya attılar. Daha sonra Hz. Yusuf’un (as) gömleğine bir hayvanın kanını bulaştırıp babalarının yanına döndüler. Yalancıktan ağlayarak Hz. Yusuf’u (as) bir kurdun yediğini söyleyip kanlı gömleğini gösterdiler. Hz. Yakub (as) onların söylediğine inanmadı ama “…Hayır! Nefisleriniz sizi aldatıp böyle bir işe sürükledi.Artık bana düşen, güzel bir sabırdır…”deyip çaresizliğini dile getirdi.